HÜSEYİN MERSİN KURTULDU.. YÜREĞİMİZ AĞZIMIZA GELDİ..
Can dostum, aziz kardeşim, Rumeli Pastanesi’nin sahibi “Tatlıcı Hüseyin”, vallahi billahi, yaşayan Çeşme’nin bomba sembollerinden biridir. Ona “112 Hüseyin” derler.. Çünkü herkesin işine, acısına, tatlısına koşturur durur, beldenin en yardımsever insanlarından biridir. Aynı zamanda en matrak kişisidir.. Tatlıcı dedik ya, yani pek tatlı insandır, hafif değil epey tatlıdır.. Öpelim önce onu.. Bu güzel insan son bir ay içinde hasarlı kalbinden büyük tehlikeler atlattı. İstanbul’da Yılmaz Özdil kardeşimin kalp derdi ile meşgul olduğumuz için, Hüseyin’in kalbini unutmuştuk. Her iki kardeşim de, Hüseyin Mersin de, Yılmaz Özdil de ölümün kıyısından döndüler.
YAŞAR AKSOY/
20 gün hastanede yatan, 2 kalp kapakçı değişen, çok ciddi ameliyatlar geçiren Hüseyin Mersin’i eğer kaybetse idik, benim için bu hayatın tadı tuzu kalmazdı.
Diyorum ki, önce ben gideyim, geride Hüseyin kalsın.. Önce Hüseyin giderse, valla billa, ben Bu Çeşme’den göçer giderim köyüme.. Zaten kafam bozuluyor çoğu kimseye.. Kibir, sürekli şov merakı, küçük adi politikalar ve sonuna kadar rant sevdası.. Neyse..

112 HÜSEYİN KİMDİR?
Meşhur rahmetli Tatlıcı Osman Mersin’in küçük oğlu olan Tatlıcı Hüseyin, çarşının değişmez portrelerinden biridir ve çooook sevilir, herkesin yardımına, cenazesine, derdine, doğumuna, düğününe, nişanına koşar, dili bir karış dışarıda, kıkır kıkır hep gülümser, hep baygın baygın güler durur..
Kimi görse gayri ihtiyari, (ihhiii) diye ıkınması sebebiyle, onu gören herkes, ben dahil (ihhiii) diye ıkınıp dururuz. Bu (ihhiii) tiki, ne anlama gelir, kimse bilmez..
Rumeli Pastanesi, Çeşme’nin marka olmuş kuruluşlarından biridir.. Tatlıcı Hüseyin ve eşi, oğulları Ali ve Küçük Osman (Osti), hep birlikte bu aile şirketini başarıya ulaştırmakla uğraşırlar.
Kimi reçel yapar, kimi dondurma yapar, kimi kaloriferi yakar, kimi paketleme yapar, kimi meyve alımını sağlar, velhasıl aile dediysek sözlüğe geçmiş aile kelimesi, Mersin Ailesi’nde vücut bulur.
Bir zamanlar jürisinde bulunduğum Hürriyet’in her yılki, Türkiye’nin En Meşhur On Dondurmacısı Yarışması’nda, Rumeli Pastanesi daima banko baş köşeye kurulurdu.. Yaz aylarında dükkanın önündeki dondurma kuyruğu, zam bekleyen emekli kuyruğu gibi uzar gider, hiç bitip sönmezdi
Allah daim etsin.
Tatlıcı Hüseyin, akülü bisikleti ile vır vır sokaklarda turlayıp duran, kahvelere uğrayan, arada eve gidip kaloriferi yakan, sonra dükkanına uğrayıp reçel satan, sonra bana takılıp makara yapan, akşamları Migros üstündeki Beşiktaş maçlarına damlayan, yanında çikolata getirmeyi ihmal etmeyen bir güzel insandır.
Tatlıcı Hüseyin Mersin, vazgeçemeyeceğimiz melek ruhlu bir Çeşme sembolüdür. Kafasındaki eskimiş beyzbol kasketi, yüz yıllık ayakkabısı,, Norveç imalatı mavimsi yağmurluğu ve sarı poşusu ile Çeşme meclislerinin bu haşarı ve yiğit çocuğunu, 1992’de Çeşme’de verdiğim bir konferansımdan sonra çarşıdan geçerken cebime zorla kendi imalatı reçelleri tıkıştırırken tanımış¬tım. Her derdimize koştu yıllar içinde..
Yıllar önce yanındaydım, dükkan duvarına dayandığında sinsi bir akrep sırtından hart diye sokmuştu, devriliverdi yere, sırtımda taşıdım yakındaki doktora, kıçına iğneyi yiyince ayılmıştı.

CAN KIRAÇ İLE DOSTLUĞU
112 Hüseyin’in en büyük bombası Çeşme’ye her geldiğinde dükkana damlayan Can Kıraç ile oldu. Bu vergi rekortmeni olan Koç Holding’in babalarından Can Kıraç, gide gele 112 Hüseyin’i çok sevdi. Hatta kol kola caddede dolanmaya bile başladılar, Tekke plajının orada ayaklarında plastik terlik denize filan da girdiler çıktılar.
Sonunda bir gün Can Kıraç, 112 Hüseyin’e teklifini sundu:
“.. Bizim holdingde bir şekerleme şirketi kuralım. Gel seni o şirkette “Siyu” yapalım.. Ne dersin?..”
112 Hüseyin o gün, her zamanki gibi kelleymiş.. Başlamış kıkır kıkır gülmeye.. Keh keh diye tepinmiş durmuş. Can Kıraç hayretle, sormuş:
“.. Niye gülüyon lan?..”
“..Can baba, yani kafamıza horoz tüyü takıp, suratı boyayıp, takım taklavat apaçıkta, sağa sola mızrak, ok mu atacaz?… He he he he…”
Can Kıraç donmuş kalmış..
Meğer Can Beyefendi “CEO” dermiş, bizimki ise ünlü Kızıldereli kabilesi Siyu’ları anlamış.
Çeşme’nin en sevilen, en güzel insanı Hüseyin Mersin’e ailesi ile birlikte sağlık sıhhat diliyoruz..










Benzer Haberler
Çeşme’de Cumhuriyet Bayramı coşkusu mozaik atölyesiyle başladı
Kadın Liderler Zirvesi Çeşme’de Gerçekleştiriliyor
Çeşme Belediyesi Zabıta ekiplerinden fırınlara hijyen denetimi
Çeşme Belediyesi’nden ilköğretim öğrencilerine beslenme desteği
CHP Çeşme Kadın Kolları’ndan yerel gazetecilere anlamlı kutlama
İzmir İş Dünyası Temsilcilerinden Çeşme’de Meme Kanseri Farkındalık Etkinliği
‘Yeni Çeşme Projesi’ne STK’lardan tepki: Danıştay'a rağmen ısrar etmeyin!
Voleybolun Unutulmazları Derneği’nden anlamlı proje: Çeşme’de ikinci hatıra ormanı